Versace’nin yeni kreatif direktörü Dario Vitale, Milano Moda Haftası’ndaki ilk defilesinde markanın ikonik ruhunu daha genç, cesur ve rahat bir dille yeniden yorumladı. Koleksiyon, 80’lerin enerjisini modern sokak stiline taşıdı.
Milano Moda Haftası’nda gerçekleşen Versace defilesi, markanın yeni kreatif direktörü Dario Vitale için önemli bir çıkış noktasıydı. İlkbahar/Yaz 2026 koleksiyonu Versace’nin geçmişine saygı duruşunda bulunurken markaya genç ve enerjik bir yön kazandırdı.
Defile, Milano’nun en eski müzelerinden Pinacoteca Ambrosiana’da düzenlendi. Mekan bir moda şovundan çok kişisel bir alan gibi tasarlanmıştı. Her oda, bir hayatın izlerini taşıyor gibiydi; dağınık yataklar, açık çekmeceler, terk edilmiş bir ev havası. İzleyiciler sanki birinin evine gizlice girmiş gibi bir atmosferin içindeydi.
Koleksiyonda rahatlıkla çekicilik bir aradaydı. Tişörtler yırtık gibi görünüyor, pantolonların düğmeleri kasıtlı olarak açık bırakılmıştı. Kemerler gevşek, elbiseler bol ama iddialıydı. Parlak renkler, mor, sarı, yeşil, kırmızı, hızla geçiyordu. Her şey biraz dağınıktı ama bilinçli bir şekilde. Bu kaotik enerji, 80’lerin gece hayatına bir selam niteliğindeydi.
Vitale’nin Versace’si yalnızca kırmızı halıya değil, gündelik yaşama da sesleniyordu. Denim pantolonlar, tişörtler, ceketler… Fakat hepsi tanıdık formüllerin dışında tasarlanmıştı. Parçalarda günümüz diline uyarlanmış retro bir ruh vardı. Koleksiyonda Versace’nin ikonik 90’lar baskılarına hafif göndermeler de yer alıyordu.
Defilede Donatella Versace yoktu. Ancak 28 yıl boyunca sürdürdüğü yaratıcı yön, koleksiyona ince bir şekilde yansımıştı. Şimdi bu miras Vitale’nin enerjisiyle yeni bir yola giriyor.