SÜNNET

Sünnet, boşaltım ve cinsel organ olan peniste yapılan son derece ciddi bir cerrahi işlemdir. Hastane koşullarında, ameliyathanede yapılması en doğru yaklaşımdır. Maalesef halkımız sünnet işlemini hafife almakta, hala sünnetçiler sünnet yapmakta, yasak olmasına rağmen koterle sünnet yapılmakta bir de üstelik koter lazer diye halk kandırılmaktadır, çok sık sünnet komplikasyonu görmekteyiz.

Bu nedenle sünnet, çocuk cerrahları ve çocuk ürologları tarafından yapılmalıdır.
Cinsel kimliği ilgilendiren psikolojik faktörler nedeniyle 3-6 yaş arası Sünnet yapılması önerilmez. Sünneti çocuk için travma haline dönüştürmeden, korku yaşamasına izin vermeden hafif bir genel anestezi altında (sedasyon) yapmak gerekir. Sünnetlerin, genel anesteziyle olması konusunda artık bir fikir birliği oluşmuştur.

Eskiden, özellikle ilk bir ay içinde yenidoğanın ağrı duymayacağı düşüncesiyle anestezisiz sünnet yapan cerrahlar mevcutken,araştırmalar bu tezin yanlışlığını ortaya koymuş ve bugün, anestezisiz sünnet yapma görüşü bilimsel olarak reddedilmiştir.

Yenidoğan döneminde sünnet yapılması hekimler arasında da tartışmalı bir konudur.Yara iyileşmesinin hızlı olması, kanama olma ihtimalinin daha az olması gibi avantajları varken, bezlenen bebekte yara enfeksiyonu riskinin artması bu nedenle oluşabilecek bir enfeksiyonda kolaylıkla bebeğin sepsise girebilmesi, bebeklerde sünnet derisi doğal olarak glans penise yapışık olduğundan geri sıyırırken glansın epiteli de sıyrılmakta yara iyileşme sürecinde kabuklanma olmakta bu da meatal stenoza neden olabilmektedir.

Kanama, enfeksiyon, yetresiz veya fazla kesilme, glans penis yaralanması ve meatal darlık oluşması sıklıkla karşılaşılan komplikasyonlardır.